Dişlerin yapısal olarak kendine has bir rengi vardır. Yenilen yemekler, sigara, çay, kahve, kola, şarap, vişne vs gibi etmenler dişlerde renklenme oluşturmaya başlar. Dişlerin düzenli ve düzgün fırçalanmaması da dişler üzerinde bir tabaka oluşmasına ve daha sarı gözükmesine sebep olur.

Dişlerin daha beyaz gözükmesinin en zararsız yolu her yemekten sonra ama günde en az 2 kere dişlerin bütün yüzeylerini fırçalamak, diş ipi kullanmak, dil ve yanağı da fırçalamaktır. Diş ipi fırça ile ulaşılamayan yüzeyleri de temizler. Diş aralarından ışığın daha rahat geçmesini ve dişlerin daha beyaz gözükmesini sağlar.

Dişin genetik rengi hiç bir ırkta TV reklamlarındaki kadar bembeyaz değildir. Her insanın dişinde sarıya, griye, ya da maviye kayan bir diş rengi tonu vardır. Dişlerin ve ağzın düzenliği temizliği ile dişinizin kendi esas renginde gözükmesi aslında zaten onun beyaz gözükmesidir.  Diş beyazlatma tozları, karbonat, tuz vs gibi tanecikli yapılarla ya da limon, sirke gibi asidik yapıda sıvılarla dişlerinizi beyazlatmaya çalıştığınızda dişlerinize zarar verirsiniz. Dişi koruyan mine tabakası aynı zaman da beyaz gözükmesini de sağlar. Siz bu maddelerle mine tabakasının zamanla aşınmasına ve dişinizin daha sarı gözükmesine sebep olursunuz. Minenin dişin koruyucu tabakası olması ve zarar görmesinin diş çürükleri ve hassasiyeti artıracağı da unutulmamalıdır.

Ancak dişlerinizi düzenli fırçalıyor diş ipi kullanıyorsanız ve buna rağmen dişlerinizin beyazlığından  memnun değilseniz, yapılacak en güzel şey bir diş hekimine giderek olasıdiş taşlarınızı temizletmek ve hekim kontrolünde diş beyazlatma yaptırmaktır. Bu beyazlatma işlemi kimyasal ajanlarla yapılıyor olsa da dişe zarar vermememi için hekim gerekli tedbirleri alacağı ve sonrasında mutlaka dişlerinize koruyucu flor uygulaması yapılacağı için evde kullanacağınız diğer bütün yöntemlerden hem daha etkili hem zararsızdır.

Diş Beyazlatma Yöntemleri

Diş beyazlatma için ev tipi ve ofis tipi beyazlatma seçenekleri vardır.

Ev tipi beyazlatmada yüksek konsantrasyonlu kimyasal ajanlar kullanılır.  Kişi 5-7-14 gece boyunca dişlerinin üzerine bu jeli sürer. Ancak hekim kontrolü – önerisi olmadan bu sistemlerin kullanılması dişlere ve diş etlerine zarar verebilir, dişlerde hassasiyet oluşabilir.

Ofis tipi diş beyazlatmada yine kimyasal ajanlar kullanılır ancak oranları daha düşüktür.

Ofis tipi beyazlatmada ışıklı (lazerli) ve  yeni geliştirilen ışıksız sistemler vardır.

Lazerle diş beyazlatma  sisteminde diş üzerine beyazlatma ajanı sürülür ve lazer ışığı tutulur.  Bu ışık seansları 5-10 dakikalık 2-4 seferde tamamlanır. Diş eti koruma bariyeri uygulaması ile birlikte ortalama yarım saat ile 1 saat arasında bir zaman alır.  Sonrasında diş yüzeyine flor sürmek faydalıdır.

Lazerle diş beyazlatmanın avantajı daha kısa sürede daha çok beyazlatma sağlamasıdır. Dezavantajı ise dişte hassasiyete sebep olabilir. Seans sonrası yine lazerle biostimülasyon yapılabilir ya da hassasiyet gidericiler kullanılabilir.

Işıksız yeni sistemlerde, kullanılan ajanın oranı artırılmadan etkinliği yükseltilmiştir. Işıklı sisteme avantajı, lazer kullanılan ajanın etkinliğini artırırken dişte ısı artışına sebep olur,kimyasal ajanın konsantrasyonu daha yüksekmiş gibi etkilemesine sebep olur. Bu da dişte hassasiyeti artırır.  Seans süresi diş eti bariyeri uygulaması ile birlikte en fazla  40-45 dakika gibi bir zamanda biter.

Ofis seansı sonra ev tipi beyazlatma ajanlarında daha düşük oranlı ev devam kiti uygulaması vardır. Bu evde devam kiti ulaşılan rengin ömrünü uzatır, bir miktar daha ağarma sağlar.

Bir de canlılığını yitirmiş dişlerde renk kaybı durumu vardır. Diş üzerine gelen bir darbe ya da kanal tedavisi sonucu daha sarı ya da siyah bir renge dönebilir. Bu durumda dişin içerisine yerleştirilen bir ilaç 5-7 gün bekletilerek dişin renginin açılması sağlanabilir.

Peki ya beyazlatma sonrası?

Dişler kendilerini yenileyen gelişmeye devam eden organlardır. Bu yüzden ister istemez bir süre sonra dişlerde kendi rengine dönme olacaktır.  Bu süre ne kadar uzun olursa beyazlatma o kadar başarılı olmuş kabul edilir, henüz tamamen kalıcı beyazlatma sağlayan bir sistem üretilmemiştir.

Özellikle ilk hafta çay,  kahve,  kola, vişne, şarap, sirke, kırmızı biber, tarçın nane gibi renk bırakan baharatlar ve özellikle sigara kullanılmamalı, salçadan mümkün olduğunca uzak durulmalıdır. Sonraki süreçte de hem rengin korunması hem genel sağlık açısından çay, kahve, kola gibi ürünlerin daha az tüketilmesi, tüketildiğinde hemen arkasından su içerek diş yüzeyinde kalmasının önlenmesi, sigara tüketiminin bırakılması en azından azaltılması diş beyazlatmanın ömrünü uzatacaktır. Diş fırçalama ve diş ipi kullanımının önemi zaten bilinmektedir.